İşte o madeler
1. Kuraklık ve Don Felaketi:
Şanlıurfa’da kuru tarım yapılan arazilerde hasat dönemi başladı, ancak kuraklık ve don afetleri nedeniyle çiftçiler büyük kayıplar yaşadı. Tarlalar biçilemeyecek duruma geldi ve üreticiler, ekinlerini kaldırmak zorunda kaldılar.
2. Ekonomik Kaybın Boyutu:
Şanlıurfa’da 1.800.000 dönüm kuru tarım alanının %80’i zarar gördü. Bu kaybın il ekonomisine etkisi yaklaşık 10 milyar TL’dir ve çiftçiler büyük bir çıkmaz içine sürüklenmiştir.
3. Sulu Tarımdaki Zararlar:
Sonbahar ve kış yağışlarının yetersizliği nedeniyle bitkilerin gelişimi sekteye uğramış, ayrıca DSİ’ye bağlı sulama birlikleri suyu geç bıraktığı için çiftçiler zarar görmüştür. Elektrik kesintileri sebebiyle çiftçilerin kendi imkanlarıyla açtıkları kuyular kullanılamaz hale gelmiş, meteorolojik erken uyarı sistemleri de yetersiz kalmıştır.
4. Sigorta Sistemi Çiftçiyi Koruyamıyor:
TARSİM sigortaları, aşırı soğuk kavramını poliçelerine dahil edemediği için çiftçiler ciddi mağduriyet yaşamaktadır. İklim değişikliği nedeniyle tarımın geleceği tehlikede olmasına rağmen, sigorta şirketleri bu duruma karşı önlem almamaktadır.
5. Taban Fiyat ve TMO’nun Varlık Sorunu:
Çiftçilerin büyük beklenti içinde olduğu taban fiyat açıklaması gecikmiş ve yetersiz kalmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), çiftçinin kara gün dostu olmaktan çıkmış, hükümetin bir rant kurumu haline gelmiştir.
6. Elektrik Kesintileri ve Çiftçinin Risk Altında Olması:
Tarımsal sulama için elektrik ihtiyacı giderek artarken, TEDAŞ tarafından sürekli ve plansız kesintiler yapılarak çiftçi mağdur edilmekte, tarım üretimi sekteye uğratılmaktadır.
7. Sulama Birliklerinin Çiftçiye Kapatılması:
Sulama birlikleri, çiftçinin elinden alınıp yandaş memurlara devredilmiştir. Kayyum politikaları nedeniyle çiftçinin lehine herhangi bir proje hayata geçirilememekte, bu birimler tamamen çiftçiyi zor durumda bırakan uygulamalar için kullanılarak devletin taşeronluğuna dönüşmektedir.
8. Tarım Bakanlığı Seyirci Konumda:
Tarım Bakanlığı, çiftçinin yaşadığı sorunları görmezden gelmekte, bölge üreticilerine gereken desteği sağlamamakta ve tarımsal kalkınma politikaları geliştirmemektedir.
9. Çiftçiye Hak Ettiği Destek Verilmiyor:
Milli gelirden çiftçiye ayrılması gereken %1’lik desteğin yarısı bile verilmemektedir. Tarım dışında birçok sektöre destek sağlanırken, üretimin bel kemiği olan çiftçiler göz ardı edilmektedir.
10. Şanlıurfa’da GES Projesi Hayata Geçirilmeli:
Şanlıurfa’daki baraj gölü ve sulama kanallarına kurulacak GES projeleri ile bölgenin tüm elektrik ihtiyacı karşılanabilirken, bu yönde hiçbir adım atılmamaktadır.
11. Planlama Eksikliği Çiftçiyi Zarar Ettiriyor:
Tarım Bakanlığı, çiftçiye ne ekeceğini ve ürününü ne kadara satacağını belirleyerek zarar etmesini önlemeli ancak mevcut hükümet bu konuda bir politika geliştirmekten uzak. Mezopotamya’nın verimli toprakları ve genç nüfusuyla Türkiye kalkındırılabilirken, bu fırsat tamamen heba edilmektedir.
12. Arazi Toplulaştırma ve Drenaj Çalışmaları Sorunlu:
23 yıldır tamamlanamayan toplulaştırma ve drenaj çalışmaları, köylerde anlaşmazlık ve kan davalarına sebep olmaktadır.
13. Kırsalda Yaşam ve Konut Sorunu:
Köylerde konut yapımı için herhangi bir rezerv alan planlaması yapılmadığı için çiftçimiz bürokrasi engellerine takılmakta, belediye hizmetlerine erişememekte ve insanca yaşama imkanı bulamamaktadır.
14. Urfa Fıstığı Üreticisi Mağdur Edildi:
Urfa fıstığının fiyatı 220 TL’den 500 TL’ye çıkmış ancak çiftçinin elinde ürün kalmadığı için kazanç tüccarlara geçmiştir. Taban fiyat açıklaması, çiftçinin ürününü tüccara kaptırmasından sonra yapılmış, TMO’nun alım garantisi ve lisanslı depoculuk talepleri karşılanmamıştır.
Sonuç ve Taleplerimiz:
🔹 Hasat kayıpları için çiftçiye acil destek sağlanmalı!
