Teslim edilemeyen e-postalar kârlılığı kıymetli ölçüde etkiliyor

Pazarlama dünyasında değerini hiç kaybetmeyen e-posta pazarlama, düzgün ulaşılabilirlik oranlarıyla gerçek performansını gösteriyor.  20 yıla yakın müddettir e-posta pazarlama konusunda büyük kitleleri olan kurumlara hizmet veren SmartMessage’ın CEO’su Oğuz Küçükbarak: “E-posta kampanyalarında ulaşılabilirlik performansına ehemmiyet gösteren markalar muvaffakiyet ve kârlılık derecelerini kıymetli düzeyde geliştiriyor” diyor.  
 

Çok uzun yıllardır hayatımızın bir kesimi olan e-posta, kurumlar için de çok kıymetli bir irtibat ve kampanya kanalını söz ediyor. Bilhassa dijital dünyanın gelişimi ile yeni kanallar kullanıcılarla buluşsa da e-posta yaygınlığı artmaya devam ediyor. Statista’ya nazaran e-posta kanallarının oluşturduğu küresel gelir düzeyi yükselmeye devam ederken, 2027 itibariyle de 17,9 milyar dolara ulaşacak. Küresel pazarlama profesyonellerinin yüzde 82’sinin tercih ettiği kanaldaki muvaffakiyetin anahtarı ise e-postaların ilgili adreslere ulaşmasından geçiyor.

 Konuyla ilgili Oğuz Küçükbarak, “E-posta pazarlamada öbür kanallara nazaran kitlenizle direkt irtibata geçme üzere bir avantajınız bulunuyor. Fakat bu avantajı tam manasıyla kullanabilmek e-postaların sıkıntısız olarak kullanıcılara ulaşmasından geçiyor. Burada gönderim yapan kurumların liste hijyeninden, içerik- tasarım özelliklerine ve aldıkları e-posta gönderim hizmeti kalitesine çok fazla faktör devreye giriyor. Ulaşılabilirlik konusunun e-posta kampanya muvaffakiyetinde düşünülenden çok daha kıymetli olduğunu uzun yıllara yayınlan çalışmalarımızda gözlemliyoruz” kelamlarıyla görüşlerini belirtiyor.

Her altı e-posta’dan biri gelen kutusuna düşmüyor
 E-posta ulaşılabilirliği konusunda dünyadaki kıymetli otoritelerden Validity’e nazaran her altı e-postadan biri kullanıcıların gelen kutusuna inmiyor. “Göndermek” ile “ulaştırmak” ortasında kavramsal açıdan olduğu üzere teknik açıdan da farklılık olduğunun altını çizen Oğuz Küçükbarak “E-posta teslim edilebilirlik kurallarına uygun bir biçimde hareket edilmediğinde amaç kitlenin muhakkak bir kısmına ulaşılabiliyor, haliyle bu durum kampanyalardaki getiri oranlarını düşürüyor. Çeşitli kaynaklara nazaran, dünyada bir dolarlık yatırımın 36 ile 40 dolarlık dönüş sağladığı bir kanalda, kullanıcıların gelen kutularına inememek potansiyel yararları önemli manada etkiliyor” diye kelamlarını sürdürüyor.

E-posta ulaşılabilirlik başarısı sürdürülebilir bir uğraş gerektiriyor
Başta banka ve sigorta kuruluşları olmak üzere e-posta pazarlama konusunda çok geniş kitlelere ve kurumlara hizmet veren SmartMessage’ın CEO’su Oğuz Küçükbarak, e-posta ulaşabilirliği konusunda performans artırıcı ipuçlarını şu formda özetliyor: “E-posta ulaşılabilirliği muvaffakiyetini artırma tarafında öncelikle gönderim hizmeti alınan kurumun seçimi büyük kıymet taşıyor. Konusunda tecrübeli, teknik altyapısı sağlam ve IP adresi üst düzeyde olan bir tercihin yanı sıra gönderim yapan kuruma da değerli vazifeler düşüyor. Listelerin hakikat idaresinden, e-postaların husus kısmının kullanımına, içerikteki görsel metin istikrarından eklenen mesajlara kadar ince ayrıntılara dikkat edilerek yüksek ulaşılabilirlik oranları sağlanabiliyor. Bu hususta bilhassa sürdürülebilir takip ve düzeltmelerin de altını çizmek durumundayız. Ulaşılabilirlik muvaffakiyetinin temelinde tek seferlik bir ataktan çok süreklilik yatıyor. Mevzuyla ilgili metriklerin daima takibi ile güzelleştirilecek noktalara ataklar yapılması istikrarı getiriyor. Bu bahiste bilhassa kaçınılması gereken başlıkları ise; müsaadesiz ve kaynağı belgisiz listeler kullanmak, güvenilirliği ispatlanmamış bir firmadan gönderim hizmeti almak, liste paklığına dikkat etmemek, sistemsiz gönderimler yapmak, özel kimlik doğrulama olmadan e-postaları ulaştırmak, toplu gönderimde fiyatsız domain adreslerini tercih etmek ve üyelik çıkış opsiyonunu zorlaştırmak olarak özetleyebiliriz.”

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı